Yedi yýl önce Girit sokaklarýnda gezinirken “anneanne ve dede”lerimden bir sürü gördüđümü sandým; pembe duru tenleri, maviţ gözleriyle bana, bizlere çok yakýndýlar…
Panayýr’ý yaparken Pieter Bruegel’in tablosu bir kez daha yakaladý beni, hani eskiden “ölümden önce bir hayat var”dý ya (bkz. Mozaik grubumuz!), o resimdeki panayýrda -ve bence hayatta da- her ţey yanyana, içiçe, öyle ki, birbirini bođazlayanlar ve seviţenler, kuduranlar ve uyuklayanlar, yiyenler ve kusanlar, ip atlayanlar ve hýçkýranlar ve kedi yakalayanlar…
hepsi bu tablodaa..!